İslamiyet için Kudüs
Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Necmettin Alkan ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Haşim Şahin programa konuşmacı olarak katıldı.
Kudüs’ün dünya için kıymeti ve önemi, Müslümanların bu noktada sergilediği yaklaşım ve Kudüs Fatihi Selahattin Eyyubi’nin İslam tarihine altın harflerle yazılana fetih süreci, toplantıyı katılımcılar için ilgi çekici hale getirdi.
“Hayali Eyyubi ve Fatih Sultan Mehmet’e nasip oldu”
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Haşim Şahin Kudüs’ün yeniden İslam hakimiyetine giriş hikayesini anlatırken, “Sultan Selâhaddin Eyyubi’nin komutanı Nureddin Zengî ileri görüşlü bir liderdi. Adımlarını daima geleceği düşünerek atardı. En büyük hayali Kudüs’ü fethetmekti. Bu hayali kendisinden sonra Eyyubi başardı. Son hayali ise Konstantiniyye’nin fethiydi. Bu ise Fatih Sultan Mehmet’e nasip oldu. Zengi, bu aşkla fetih gerçekleşmeden 20 yıl önce, yani 1168’de Mescid-i Aksa ağaç bir minber yaptırdı. Selahattin Eyyubi’nin fetih sonrası o minberi getirtmesi de büyük bir vefa örneği oldu” ifadelerini kullandı.
“Kudüs evrenseldir”
Prof. Dr. Mehmet Akif Okur ise Kudüs’ün dünya için önemine değinirken şöyle dedi: “Kudüs’te 1948 de kurulan İsrail devletiyle Yahudi nüfusu %23 olmasına rağmen %50 den fazla toprak verildi. Kudüs üç dinin merkezi olma özelliğiyle Birleşmiş Milletler tarafından BM ye bırakılmak üzere 'uluslararası' bir şehir statüsünde olması öngörülmüştür. Kudüs dünya için çok önemlidir. Daha önce de bugünlerde yaşanılan sıkıntılar yaşanmıştı. Orada yaşanan sıkıntı dünyanın her yerinde bir etki yaratır. Kudüs evrensel bir yerdir. Bu yüzden her ülkede Kudüs ile ilgili bir yerleşke ismi ya da izi bulunur” diye konuştu.